BALIKESİR Gazeteciler Cemiyeti (BGC), gazetecilere çeşitli haklar getiren 212 sayılı yasanın yürürlüğe girişinin 54. yılı olan "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü" sebebiyle yazılı bir mesaj yayınladı. 

BGC Genel Sekreteri Devrim Derin, imzasını taşıyan mesajda, gazetecilerin çalışma koşullarına dikkat çekilerek, çalışanı özgür olmayan medyadan özgür olmasını beklemenin imkânsızlığına vurgu yapıldı. "Medyada önce çalışan özgür olmalı ki, özgürce düşünüp, özgürce haber ve yorumunu yapabilmeli" denildi.

Yıllardır tartışılan ve son dönemde zirve yapan "basın özgürlüğü" üzerine BGC'nin görüşlerini açıklayan genel sekreter Devrim Derin, medyanın sadece İstanbul ile sınırlı olmadığını, Anadolu'da 15 binin üzerinde gazetecinin görev yaptığını belirtti.  Bu gerçeğin göz ardı edilmemesi gerektiğini bildirdi.

Derin, kendilerini "ulusal" diye ilan eden gazetelerin "taşra" gözüyle baktıkları Anadolu'daki muhabirlerini, sosyal güvenceden yoksun çalıştırdıkları gibi, emeklerinin karşılığını da tam anlamıyla vermediklerini belirterek, böylesine bir anlayış var olduğu sürece '10 Ocak'ın hiçbir anlam ifade etmediğini söyledi. 

Çalışma yeri, zamanı belli olmayan ve fiilen tatil hakkı bulunmayan tek meslek sahibinin basın emekçileri olduğunu ifade eden Derin, "Ülkemizde, gazetecilerin çalışma koşulları dünya standartlarının çok altında. Bizim ülkemizde çalışan gazeteci, hem fedakâr, hem cefakâr. Yıpranan ve yıpratılan, herşeyin sorumlusu görülerek cezalandırılan da çalışan gazeteciler." dedi.

BGC Genel Sekreteri Devrim Derin, şöyle devam etti:

"10 Ocak vesilesiyle altını çizerek vurgulamak isteriz ki, gazeteciler olarak 54 yıl öncesinin haklarını mumla arayan bir dönemdeyiz.   Çalışanı ekonomik anlamda tam manasıyla özgür olmayan medyadan özgür olmasını beklemek hiçbirimizin hakkı değildir. 

Bununla birlikte, hiçbir medya kuruluşu veya gazeteci bir başkasından kendisine özgürlük vermesini beklememeli.  Kendi özgürlüğünün sınırlarını kendi çizmeli.   Evrensel değerleri  hiçe sayıp başkalarının da özgürlük alanına girip "basın özgürlüğü"nün arkasına sığınılmamalı. Gazeteciler, sosyal hakları yanında giderek kaybolan itibarının geri kazanılması noktasında da, kendi öz eleştirisini kendi yapabilmeli, yeni bir yol haritası belirlemelidir.

Meslektaşlarımızın içine düşürüldüğü bu çıkmazdan kurtulması yine kendi elindedir. Biz gazeteciler, üzerimize düşen sorumluluğun gereğini yerine getirdiğimizde haklarımızı elde edebiliriz. Yapmamız gereken, kutuplara ayrışmak değil, mesleki dayanışmadır.

Başkalarının bayramlarını hep önde giderek kutlayan, yine başkalarının haklarını haber ve yorumlarımızla arayan bizler, mesleğimiz ve geleceğimizle ilgili konularda ihmalkâr davranmaktan artık vazgeçmeliyiz.  Başkaları için verdiğimiz mücadeleyi, kendi özgürlüğümüz yanında haklarımızın kazanımı noktasında da vermeyi başarabilmeliyiz."

 

BGC Genel Sekreteri Devrim Derin, 10 Ocak'ta, Balıkesir ilinin dört bir yanında görev yapan gazetecilerin eşleriyle birlikte "Gazeteciler Gecesi"nde bir araya gelerek dayanışma örneği sergileyeceğini bildirdi. 

 

10 OCAK 'IN KISA TARİHÇESİ

"Çalışan Gazeteciler Günü" 1961 yılında ilan edilmişti. 

O tarihte gazetecilerin çalışma haklarında önemli iyileştirmeler getiren 212 sayılı yasanın yürürlüğe girmesi üzerine, 9 gazete sahibi, yasayı protesto etmek için 3 gün boyunca gazeteleri yayımlamama kararı aldı.  Okurlar,10 Ocak sabahı gazetelerini aldıklarında, "Gazetemizi Üç Gün Kapatıyoruz" başlığı ile karşılaştı

Gazeteciler, bunun üzerine; 10 Ocak 1961 günü haklarına ve basın özgürlüğüne sahip çıkmak amacıyla,  "Simidimiz ve Hürriyetimiz İçin", '"Çalışan Gazeteciye Cop, Patrona Hazırlop'" gibi dövizler taşıyarak, sessiz yürüyüş yaptı.

Gazeteciler, patronların boykot kararı karşısında sendikanın öncülüğünde, ''BASIN'' adıyla kendi gazetelerini 11–12–13 Ocak 1961 tarihlerinde yayımladı. 

O tarihten sonra 10 Ocak, "Çalışan Gazeteciler Bayramı" olarak kutlandı. 

1971 yılındaki 12 Mart müdahalesinden sonra ise çalışanların hakları ve basın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalara tepki olarak 10 Ocak, "Bayram" olmaktan çıkarıldı ve "Çalışan Gazeteciler Günü" olarak anılmaya başlandı.